Mezoterapi, ağrılı hastalıkları, vücutta bulunan yere lokal olarak uygulanan mikro enjeksiyonlar yoluyla kontrol altına alan, ya da tedavi eden bir tıbbi uygulamadır. Latince “meso=orta” ve “terapi=tedavi” kelimelerinden meydana gelmiş olup, “orta deri tedavisi” anlamındadır.
Mezoterapi çok ince ve kısa iğne uçları kullanılmak suretiyle uygulanan bir yöntemdir. Mezoterapide ilaçların buradan emilimi çok az olduğu için, sistemik dolaşma ilaç geçimi de yok denecek kadar azdır. Yapılan enjeksiyon sayısı, hastaya, hastalığa ve enfeksiyonun yapılacağı bölgenin anatomisine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Mezoterapi, sıklıkla estetik amaçlı olarak selülit ve bölgesel zayıflama başta olmak üzere cilt problemleri, cilt yaşlanması ve saç dökülmesini engellemek amacıyla, artirit gibi tüm eklem hastalıklarında, boyun, bel fıtığı, migren, adet ağrılarında, spor travmalarında, varis, lenfödem ve flebit gibi bazı damar hastalıklarında da yaygın olarak başarılı bir şekilde kullanılmaktadır.
Yüz Mezoterapisi
Yaşlanma, yaşamın doğal bir sonucudur. Yapısal genetik ve çevresel faktörler aynı zamanda yaşam şartları yaşlanmanın sürecini etkiler. Kırışıklık, cildin yaşlanmasının en belirgin ifadesidir. Kırışıklıklar, durumları ve derinliklerine bağlı olarak az veya çok belirgindirler.
Mezolift (mesolifiting), kelime olarak “cilt germe” anlamına gelmektedir. Mezolift kırışıklık tedavisi iki başlık altında incelenebilir:
1. Yaşlanmayı geciktirici (anti-aging) uygulamalar
2. Yaşlanma süreci içerisinde meydana gelmiş olan kırışıklıkların başta dolgu maddeleri olmak üzere birçok farklı uygulama ile yok edilmesi ya da azaltılmasını içeren uygulamalardır.
Anti-aging özellikteki mineral, vitamin ve bazı yapısal elemanların sistemik yolla verilmekten ziyade özellikle yaşlanmanın en çok belirginleştiği bölge olan yüzümüze mezoterapi yoluyla uygulanması hem uygulanan ilaçların asıl gerekli olan bölgedeki etkinliğini arttıracak, hem de diğer organların gereksiz yere yorulmalarını engelleyecektir. Seans sıklığı kişiye göre değişmekle birlikte, ilk ay 3 veya 4 seans, ikinci ve üçüncü ay 15 günde 1 seans, dördüncü ay 1 seans idame tedavisi şeklinde düzenlenmektedir. Seans sayısı arttıkça etkisi kalıcı olur. Botoks, dolgu ve kimyasal peeling uygulamalarına çok uygun bir destek tedavidir ve birlikte kullanılabilir.
Selülit ve Mezoterapi
Ülkemizdeki kadınların neredeyse �’inin sorunu olan selülit, kalça, bacaklar, karın, hatta kollar ve dizlerde bile oluşabilir. Doktorlar, bu portakal kabuğu görünümüne nelerin sebep olduğunu tartışa dursunlar, selüliti olanlar bunlardan çabucak ve acısız bir şekilde kurtulmanın yolunu buldular bile.
Selülitin oluşmasının sebebi olarak östrojen hormonu gösteriliyor. Östrojen hormonu da kadınlara özgü bir hormon olduğu için selüliti kadınlara özgü bir hastalık olarak nitelemek yanlış olmaz. Östrojen, vücutta yağ ve şekerin depolanmasını sağlayarak insülini artırır. Özellikle buluğ çağı, hamilelik ve doğum kontrol haplarının kullanıldığı dönemlerde, bu hormon en üst seviyeye ulaşır. Kadın vücudunda kalça, karın, alt ve üst bacak bölgeleri yağ depolamaya uygun bir yapıdadır. Selülit, deri altındaki yağ hücreleri gereğinden fazla yağ depoladıkları zaman oluşur. Şişen hücreler dışarı doğru çıkıntılar oluşturur ve sonuçta deri girintili çıkıntılı bir hal alır.
Selülite Karşı En Etkili Yöntem; Mezoterapi
Avrupalı doktorlar selüliti daha ciddi bir yaklaşımla tedavi edilmesi gereken tıbbi bir problem olarak görüyorlar. Tedavi yöntemi ise mezoterapidir. Mezoterapi “orta deri tedavisi” anlamına gelmektedir. Deri altına belirli açılardan iğneler batırıldıktan sonra sinir uçları harekete geçer ve damar açıcı bir reaksiyon meydana gelir. Bu yöntem sayesinde eskiden ağız yoluyla alınan ilaçlar doğrudan hastalıklı bölgeye enjekte edilmeye başlanmış. Bu nedenle küçük dozlarda ilaçlarla bile daha etkin bir tedavi sağlanabiliyor. Örneğin hastalıklı bir yaprağı kurtarmak için ilacı ağacın köküne verip, belirli bir kısmının yaprağı iyileştirmesini beklemek yerine, ilacı daha az dozlarda direkt olarak hasta olan yaprağa enjekte ederek tedavi gerçekleştirilir. Sonuçta sağlam yapraklara zarar vermeden hastalıklı yaprak kurtarılır.
Nasıl Uygulanıyor?
Önce ekografi (ultrason) ile selülitli bölgenin kalınlığı, mezoterapist doktorun çalışacağı derinlik ve o bölgeye giriş açıları saptanır. Sadece bir kez kullanılıp atılan, 4 milimetrelik özel steril iğnelerle, etkin ilaçlar cildin derm tabakasına birer santim arayla batırılır. Bu ilaçlar, kılcal damar dolaşım yoluyla selülitli bölgeye direkt etki ederler. Böylece dokulardaki ödemi çözer, bozulmuş olan lenf ve kan dolaşımını düzeltirler. Bozulmuş olan yağ hücreleri ile dolaşım arasındaki ilişki tekrar kurulur ve yağ hücrelerine depolanmış yağ yeniden çalışmaya başlar, şeker ve yağ asitlerine ayrılarak kullanılabilir hale gelir. Mezoterapi süresince kişinin yapacağı düşük kalorili bir rejimle bu yağlar, vücut tarafından enerji olarak tüketilir. Mezoterapi olmadan yapılacak bir diyet aslında normal kısımlarda yağ kaybına neden olup yerel fazlalıkları daha belirgin bir hale sokar. Yağ dokusu yüz, göğüs gibi hasta vücudunun üst kısımlarından kaybolur, kalça ve bacaklarda yağ dokuları değişime uğramaz. Mezoterapide, kişi, bölgesel olarak selülit yağlarını kaybettiğinden kısa sürede olması gereken şekle kavuşur. Tedavi bitince uzman doktor tarafından hastanın bitim ekografisi alınır. Böylece selülitin mezoterapi ile tedavisi kanıtlanmış olur.
Kullanılan İlaçlar:
1) Yağ hücrelerini parçalayıcı (Lipolitik) ilaçlar: Bunlar tembel halde bulunan yağ hücrelerine işlevsellik kazandırırlar. Trigliseridlerin yağ asidi ve gliserol haline dönüşmesine imkan verirler. Böylece vücut diyetin desteğiyle bu enerjiyi kullanıp yakacak ve bölgesel olarak zayıflayacaktır.
2) Bitkisel kökenli ilaçlar: Kılcal dolaşım geçirgenliğini normale dönüştürürler. Hücre ile dolaşım arasındaki yağ değiş tokuşlarının tanzimini yapar, hücredeki fazla suyun atılmasını sağlarlar.
3) Anestezik ilaçlar: Ağrı kesici etkisi yaparlar ve damar açıcı faaliyetleri vardır.
Tedavi Süresi
Süre ekografi ile saptanacak selülit miktarına, yerleşim bölgelerine ve selülit tipine bağlıdır. Tedavi süresi 15 – 30 gün arasında değişmektedir. Seanslar ilerledikçe o bölgedeki fazla santimler hızla azalacak, sarkma olmadan kişi normalde sahip olması gereken vücut ölçülerine kavuşacaktır.
Mezoterapiden Sonra Selülitler Yeniden Oluşabilir mi?
Kişi beslenmesine dikkat etmezse, tedaviden sonra eski yeme alışkanlıklarına dönerse, egzersiz yapmayı ihmal ederse selülitler yeniden oluşur, ancak bunlar yüzeysel yağ olarak vücuda eşit olarak dağılır.
Saç Mezoterapisi
Kadınlarda ve erkeklerde saç dökülmelerinde tedavi için başvurulabilecek oldukça faydalı bir yöntemdir. Özellikle saçların yoğun döküldüğü loğusalık döneminde, mevsimsel saç dökülmelerinde seanslar halinde uygulanmaktadır. Bu yöntemde çok ince uçlu mezoterapi iğnesi ile vitamin, kan dolaşım düzenleyeciler, elastin, kollogen tetikleyeciler, keratin yapı elemanlarından oluşan bir kokteyl enjekte edilir.
Bu Uygulama Hangi Sıklıkta Yapılır?
Saçın ihtiyacına göre haftada bir veya iki seans uygulanabilir. Saç mezoterapisi yoğun dökülme döneminde haftada bir, daha sonra ise ayda bir kez önerilmektedir.
Mezoterapi Seansları Ne Kadar Sürer?
Saç mezoterapisinde 6-10 seans önerilen bir yöntemdir.
Ya bende yaptırmayı düşüyorum ama kararsızım.